Super Crazy Rhythm Castle inceleme yazıma başlamadan önce, ritim oyunlarıyla olan geçmişimden bahsedeyim. Çok uzak olduğum ritim oyunu türüne Hi-Fi Rush ile bir giriş yaptım. Sürpriz bir şekilde duyurulan bu oyunun anında Game Pass’e eklenmesiyle ve Evil Within serisini yapan stüdyonun elinden çıkmış olması sebebiyle hemen bir göz atmak istedim. Açıkçası, bu türe uzak durduğum için üzüldüm.
Doğru yapıldığında ne kadar da eğlenceli olabildiğini gördüm ve bu türde başka oyunlarda aramaya başladım. Everhood, Crypt of the NecroDancer, Muse Dash, Metal Hellsinger ve Lofi Ping Pong gibi bu türün öne çıkan irili ufaklı yapımlarını oynayarak adeta türün bir sevdalısı haline geldim. Bu sebeple, Konami tarafından ulaştırılan Super Crazy Rhythm Castle kodu elime ulaşınca çok heyecanlandım. Peki, beklentim karşılandı mı? Gelin, bakalım.
İster Tek Başınıza İster Arkadaşlarınızla Oynayın
Evet, ritim oyunu görmeyi beklediğim son firmalardan birisi olan Konami‘nin yayıncılığını üstlendiği Super Crazy Rhythm Castle, Second Impact Games‘in elinden çıktı. Bu oyun, kendilerinin ilk oyunu. Tam da bu sebeple Rhythm Castle’a biraz temkinli bir giriş yaptım. Oyunun dört kişiye kadar yerel veya çevrimiçi eşli seçeneği sunduğunu görünce ve asıl odak noktasının parti teması olduğunu anlayınca, yanıma kız arkadaşımı da alarak oyunu açtım.
Evet, oyunu iki kişi bitirdik ve genellikle arkadaşlarla oynanacak bir oyun olacağına inandığım bu yapımı da ona göre inceledim. Oyunu bitirdikten sonra tek başıma da deneyimledim ve kesinlikle aynı zevki verdiğini düşünmesem de, bu oyunu tek başınıza oynayarak da eğlenebilirsiniz. Öyle Pummel Party gibi zorunlu bir arkadaş ortamına ihtiyaç yok.
Detayları bir kenara bırakırsak, oyunda seçebileceğiniz dört karakter mevcut. Kontrolcü veya klavyenizi seçtikten sonra karakterinize karar veriyorsunuz. Teyp kafalı sürekli dans eden bir eleman, havalı görünen bir şeytan, bıyığı yüzünden büyük bir atlı ve bir kuş arasından seçim yapıyorsunuz. Her birinin yürüyüş animasyonları ve sesleri farklı. Bu ufak detaylar bile çok hoş. Örneğin, kuş zıplayarak yürürken oyuncak atlı adam yürürken at nasıl sesi çıkarıyor.
Kaçık Kral Ferdinand’a Karşı Savaşıyoruz
Super Crazy Rhythm Castle’ın başlangıcında kısa ve eğlenceli bir öğretici bölüm mevcut. Burada hikayeyle ilgili önemli birkaç karakter ile tanışıyor ve oyunun temellerini öğreniyorsunuz. Hikaye dediğime bakmayın; sürekli konuşan bir kötü adam ve bazı komik karakterler var ancak öyle inanılmaz bir hikaye veya anlatı sunumu yok. Olmasın da zaten, bu bir ritim oyunu ve benim tek beklentim eğlenmek!
Oyunun kötü adamı sürekli olarak karşınıza çıkıyor ve size bu yolculuğunuzda zorluk yaratıyor. Peki kim bu kötü adam? İlerlediğiniz bu müzik kalesinin kralı ve tahtını korumaya da oldukça kararlı. Kaçık Kral Ferdinand‘ın sizin için hazırladığı zorlu ve ritim odaklı birçok mücadeleyi tamamlayarak onun üstesinden gelmeniz gerek. Şatoyu fethetmek öyle kolay da değil. Tamamlamanız gereken birçok seviye var.
Bu bir ritim oyunu ve Guitar Hero’nun izinden giderek onunla aynı sistemi kullanıyor. Yukarıdan notalar akıyor ve tam da üzerine gelince sizin de o tuşa basmanız gerekiyor. Normal ve Zor seviyesi bulunan oyunun Normal seviyesinde üçlü notalar ve biraz daha kolay ritimler gelirken, Zor seviyede ise dörtlü notalar ve çok daha zor ritimler sizleri karşılıyor.
Mekan ve Mekanik Çeşitliliği Muazzam
Normal veya zor seviye seçiminden sonra tek başınıza veya arkadaşlarınızla ilerliyorsunuz ve garip diyaloglar kuracağınız birçok ilginç ve komik karakterler karşılaşıyorsunuz. Hiç çenesini kapatmadan sürekli karşınıza çıkan ve car car konuşan kötü adamımız (ki bence oyunun temposunu düşürüyor) yer yer komik sohbetleriyle güldürse de, bence gereğinden fazla karşımıza çıkıyor.
Bana göre can sıkıcı olan kötü adam detayını geçersek, geniş ve uzun bir harita tasarımı var ve sürekli olarak değişen bölgeler arasında ilerlemek çok keyifli. Uzay teması, yeşillikler, orman, teknolojisi ve daha birçok tema arasında gezip duruyoruz. İlerlemek için önce bazı bölümleri tamamlamanız, oralardan gerekli ekipmanları elde etmeniz ve diğer kapıları açabilecek hale gelmeniz gerekiyor.
Örneğin, sarmaşıklarla kapalı bir ağacın içine girmemiz gerek. Bu bölümü açmak için önce bir bölümü tamamlayarak bu yeşillikleri yok edecek bir zehir tabancası almamız gerekiyor ki bu silah bir hayli önemli. Çünkü başımızın tatlı belası Kaçık Kral Ferdinand sürekli olarak üzerimize çeşitli zorluklar gönderiyor ve şarkı çalmanızı engellemeye çalışan ufak bitkileri de bu silahla zehirliyoruz. Yani, ritim haricinde birçok mekanik de oyunda mevcut ki buna da şimdi değineceğim.
İşbirliği ve Görev Paylaşımı Çok Önemli
Mekanları ve çeşitliliği övdük. Şimdi gelelim mekaniklere. Super Crazy Rhythm Castle beni en çok bu yönüyle aldı götürdü. Tam Guitar Hero benzeri bir oyun oynuyorum zannederken, sürekli olarak şarkı çalmanızı engelleyen ve şarkı çalarken başka işlerle uğraşmanızı gerektiren görevler karşınıza çıkıyor. Bir arkadaşınız şarkı çalarken bir arkadaşınızın da ilgili görevleri yapması gerekiyor.
Örneğin, siz şarkıyı çalarken arkadaşınızın da sizin notaları gördüğünüz bölüme düşen blokları kaldırarak önünüzü temizlemesi gerekiyor. Bunun yanı sıra Kral tarafından gönderilen düşmanları püskürtmeniz veya bölümü tamamlarken şarkıyı çalmak haricinde bazı sinir bozucu butonlara basmanız gerekiyor. Sürprizlerini kaçırmamak için daha fazla örnek vermeyeceğim ancak hepsi bir birinden güzel ve eğlenceli görevler mevcut.
Ha, ben bu görevleri yapmak istemiyorum ve saf bir ritim oyunu oynamak istiyorum diyenleri de unutmamışlar! Birkaç bölüm geçtikten hemen sonra Müzik Laboratuvarı mevcut ve oradan dilediğiniz müziği seçerek görev veya zorluk olmadan saf rekor denemeleri yapabiliyorsunuz. Burayı da ister tek ister arkadaşlarınızla deneyimleyebiliyorsunuz. Ancak, ben görevli bölümleri de deneyimlemenizi tavsiye ederim çünkü hepsi birbirinden şahane!
Ritim Bahane Kapışmak Şahane
Ayrıca Super Crazy Rhythm Castle’da tamamen kapışma odaklı PvP arenaları da mevcut. Yine istediğiniz müziği seçerek arkadaşlarınızla kapışabiliyorsunuz. En yüksek skoru almaya çalışıyorsunuz ancak burada en iyi ritmi yakalamak yetmiyor. Tam ortanızda duran “oyun bozucu” ıvır zıvırlar ile birbirinizi yavaşlatmaya ve ritminizi bozmaya çalışıyorsunuz.
Örneğin, müziğin ufak bir boşluğunda hemen şarkı çalma alanını terk ederek ortadaki futbol topuna koşarak arkadaşınızın kafasına fırlatabiliyor ve onu bir süreliğine sersemletebiliyorsunuz. Tabii sizin de topu fırlattıktan sonra hemen şarkıya geri dönmeniz gerekiyor. Bunun gibi birkaç tane daha sinir bozucu ıvır zıvır ile arkadaşlarınızı çileden çıkarabilirsiniz.
Arkadaşım yok diyorsanız da üzülmeyin. Bir yıldızdan üç yıldıza kadar sizi değerlendiren bir sistem ve ne kadar hata yaptığınızı gösteren bir tablo mevcut. Bu sebeple, kendinizle de yarışabilirsiniz. Tüm bölümlerden üç yıldız toplamayı görev edinebilir ve bölümleri hiçbir hata yapmadan geçmeye de çalışabilirsiniz. Oyun, her yönüyle hem eğlence hem rekabet sunuyor.
Super Crazy Rhythm Castle İnceleme Sonucu
Rock, hip hop ve dubstep gibi çeşitli türlerde 30’u aşkın müzikleri içerisinde bulunduran oyun, birçok lisanslı veya lisanssız komik şarkılara ev sahipliği yapıyor. Ayrıca Konami imzalı efsanevi oyunlardan olan Castlevania gibi kült klasik yapımların şarkılarını da çalabiliyorsunuz! Ben eski nesil oyunculardan olduğum için bu sürprize bayıldım. Üstelik, bölüm tamamen Castlevania teması ile süslenmişti, daha ne olsun.
Toparlamak gerekirse, arkadaşlarınızla eğlenecek bir oyun arıyorsanız veya çerezlik ve sizi tek başınıza eğlendirecek bir yapım kovalıyorsanız, bu yapımı gönül rahatlığıyla satın alabilirsiniz. Ritim türüne ilginiz yoksa bile, 2 saati geçirmeden iade edilebilecek şekilde ilk bölümleri deneyimlemenizi de tavsiye ederim. Bana göre, bu oyun sizi kendisine bağlayacaktır.
Benim için Super Crazy Rhythm Castle’ın tek eksi yönü sürekli araya giren ve oyunun temposunu düşürmekten başka bir işe yaramayan kötü adam oldu. Onun haricinde, bu oyun ile geçirdiğim her dakikadan çok memnun kaldım. Oyunda birçok epilepsi tetikleyebilecek ve mide bulandırıcı kamera hareketleri içeren anlar olduğunu düşündüğüm için böyle hassasiyeti olanlara da bu oyundan uzak durmalarını tavsiye ederim.
Super Crazy Rhythm Castle, açıklanmayan bir tarihte Steam, PS5, PS4, Xbox Series X/S, Xbox One ve Nintendo Switch olmak üzere birçok platformda 14 Kasım 2023’te çıkış yapacak. Steam’deki Türkiye fiyatı 306 TL olan oyun, 20 Kasım itibarıyla USD para birimine geçişten sonra 39,99 Dolar fiyatla satışa sunulacak. İnanılmaz bir yerel fiyatlandırma yapılan bu oyunu bu fiyattan kaçırmayın.
